Özgür'ce düşünce

2023 yılının en iyi 10 metal albümü

Aslında kolay geçen bir yıl olmadı ülke açısından, önce deprem felaketi, sonra da AKP’nin Yedi Düvel tarafından kollanarak Türkiye başında tutulmasını ve ekonominin daha da berbat olmasını izledik. Yani Türkiye’nin kendi açısından her şey berbattı. Konu metale gelince, durumlar beklentinin tersinde. Sanıyorum bizim organizatörlere piyango vurdu (!) ya da benim bilmediğim bir metal müzik tanıtma mekanizması buldular, durgun bir yazdan sonra 2023’ün sonuna doğru kapalı gişe metal konserleri furyası başladı. Grubun Türk ya da yabancı olması da fark etmiyor, konserler belli bir dolulukta ilerliyor. Kısacası metal topluluğu açısından pogolu, vurdulu, kırdılı bir yaz bekliyor bizi.

Dünyaya gelince, gidiş çok iyi değil dünya için de… Ülkelerde enflasyon, mülksüzleştirme, sığınmacı sorunları ve ülkeler arası çatışma giderek artmakta. Metal topluluğu bunları anlatmak yerine, belli bir çerçevede durmayı sürdürdü. Bu sebeple benim döne döne dinlediğim, “işte bu” dediğim çok fazla albüm olmadı. O yüzden bu yıl daha nesnel değerlendirmeleri göz önüne alıp, başta beğenmediğim gruplara biraz daha dikkat etme ihtiyacı duydum. Yani listeye aldığım gruplarda eleştirdiğim çok yön var, yine de hakkını yediysek herhangi birinin affola.

Gelelim bu yılın bana göre en iyilerine;

10) King Gizzard & Lizard Wizard – PetroDragonic Apocalypse

Thrash Metal’i diriltmek için görevlendirilen ve Infest The Rats Nets albümünde bu görevi başarıyla yerine getiren büyücü kertenkeleler, kafalarına estiği zaman döndüğü metal müzik semalarında bir albümle ortaya çıktılar. Belirli bir alanda çaba gösteriyormuş gibi gözükmedikleri için genel olarak olumlu değerlendirmeler almayan bu arkadaşlar benim açımdan güzel bir albüme imza attılar ve bu sene listede yerlerini aldılar.

9) Kostnateni – Upal

Metalperver‘de gezinirken, Türkçe albümüne denk gelip “nasıl ya” diyerek paylaş butonuna bastıran bu tek kişilik ABD’li grubun alamet-i farikası, albümde Anadolu ezgilerine yer vermesi olarak gösterilmekte. Ama benim asıl hoşuma giden, black metale özgü “rahatsız ediciliği” mekanik seslerle değil, çeşitli değişik melodileri karıştırarak vermesi oldu. Kendileri derhal Türkiye’ye davet edilmeli ve onurlandırılmalı, Papua Yeni Gine’den bile grup getirirken bu işi üstlenecek bir yiğit çıkmalı.

8) Soen – Memorial

Canlı performansını dinlediğim, son iki albümünü beğenerek dinlediğim Soen, bir önceki albümleri Imperial ile benzer düzlemde bir albümle karşımızda. Hani her grubun güvenli alanına çekildiği bir dönem olur, bu dönemlerde eksiklerini giderirler ama yeni bir şeyler denemeyi, çeşitli çekincelerle düşünmezler ya (ulan bu 2023’te bütün grupların özeti zaten), işte bu albüm de bu çeperde. Bu çabayı, gelecekteki sıçramaya yormak gerek diye değerlendiriyorum.

7) Currents – The Death We Seek

Etiketinde metalcore bulunan ve şirazesi kayan bayağı bir grup var, bu konuda daha önce serzenişlerde bulundum. Vokaller birbirine benziyor, şarkıların formülleri aynı hale geliyor. Currents, eski işleri ile bu tarife uysa da son albümlerinde ibreyi olumlu yöne doğru çevirmekte ve hoşuma giden bir albüme imza attılar. Albümün güçlü yanı ise gitarlar, güzel sololar mevcut.

6) Suicide Silence – Remember… You Must Die

Konser için ülkemize de gelecekleri için, “bir dinleyeyim” diyerek sıraya koyduğum grup, benim açımdan çözülmesi gereken sorunlara sahipler. Grup hakkında yapılan değerlendirmeler de bu yönde, grubun tekrardan köklerine dönüşü denediği ve arayışta olduğu belirtilmekte. Buna rağmen hem listeme girdiler, hem de konserlerine gideceğim (konserde sağ kalmak dileğiyle) ve gelecekte kendilerini bulunca daha iyi iş yapacaklarını düşünüyorum.

5) Insomnium – Anno 1696

Aslında bu sıralamaya girecek çok grup vardı, hatta bütün liste aklıma yattıktan sonra en son bu sıra kaldı ve Insomnium öne çıktı. Albümde kafadan ilgi çeken, elbette Sakis Tolis’in düeti ve bence müthiş bir fikir. Bunun dışında benim olumlu gördüğüm nokta, “melodik” taraftan biraz geri plana itilmesi. Grubun sevdiğim işlerinden “Shadows of the Dying Sun“daki gibi korolar yerine daha sert vokaller tercih edilmiş ve gitar da bu sertliğe uymakta.

4) Polaris – Fatalism

Daha önceki albümlerini de severek dinlediğim Avustralya’dan Polaris, albümlerini yayınladıktan sonra baş gitaristini kaybetmiş maalesef. Bir önceki albümlerini oldukça beğenmiştim, son albümleri ise biraz daha farklı deneylere sahip. Kapaktan, şarkının yapılma formüllerine kadar bu hissediliyor ama bunun olumlu olduğunu söyleyebiliriz.

3) Cannibal Corpse – Chaos Horrific

Saf Ölüm Metali canavarları, yeni albümlerinde formlarında. Suicide Silence’da çözülmesi gereken şeyler dedik ya, o işte burada yok. Gitarlar mekanik tınlamıyor. Daha çiğ bir ses vermeleri beklenirken daha iyiler. Death metal denince kötü iş yapması olanaksız bir grup ve önceki albümlerine göre kesinlikle daha iyi noktadalar.

2) Unearth – The Wretched; the Ruinous

Unearth demek, benim için metal demek. Metalin daha farklı türlerle etkileşimli hallerini dinlerken, kendileri ile tanışınca bugünkü yere doğru evrildim. Nesnel bir değerlendirme yapmam zor. Ama şunu grubu bilenler takdir eder ki, hep ikincil olarak değer gören bir grup oldular. Çeşitli inişleri, çıkışları olsa da yaptıkları işler bence zamanın ötesinde. Bu albümlerinde daha sert, daha coşkulu bir haldeler ve yaptıkları en iyi işlerden biri olarak gösteriliyor. Bize de breakdownlar ile huşu içinde olmak düştü.

1) Enforced – War Remains

Size iyi bir haberim var: Riley Gale dünyaya geri döndü (!) Çünkü bu grubun bu kadar iyi olmasının başka bir açıklaması olamaz. Herkesin Thrash metal dünyasında yarım kalan hikayesi olan Power Trip patlayıcılığı ve epikliğinde bir albüm yaptı Enforced. Aslında bu listedeki gruplar kadar bilindik değiller (az çoktur bazen) ancak çoğu listede yerlerini almaktalar ve herkes bu noktada mutlu. Dolayısıyla benim öznel tercihlerim farklı olabilecek olsa da, hak ettikleri için kendilerine severek birinciliği veriyorum.

Türkiye’nin en iyisi

Bu yıl Türkiye’de yeni çıkanlara ancak listeyle ilgilenince bakabildim ama başta da belirttiğim gibi bu yıl Türk gruplar için güzel geçeceğe benziyor. 2016’da Türkiye’nin en iyi metal gruplarından birini hafta içi bir avuç insanla dinlerken ve üzülürken, bu duruma gelmek gerçekten güzel. Ancak albüm üretimi bakımından çok fazla bir trafik yok. Olanlar içinde kendini açık ara ortaya koyan ise Kaptan Kadavra‘nın Mental Yara adlı Sludge albümü oldu.